NECDET BÜLUZ


Tüketici yandı…

Şimdi size bir rakam söyleyeceğiz. Bunun tüketici yaktığını da ardından söylemeliyiz.


Tüketici yandı…

 

Necdet Buluz

 

Şimdi size bir rakam söyleyeceğiz. Bunun tüketici yaktığını da ardından söylemeliyiz.

Geçen ayın zam şampiyonu yeşil fasulye oldu. Üreticiden 11 TL’ye çıkan havucun markette 47 TL’ye kadar yükselmesiyle yüzde 335’i aşan bir fiyat farkı rekoru kırıldı. Üretim düştükçe de pahalılık kaçılmaz olacaktır. Bunu önleyici tedbirler almak durumundayız.

Kısaca tarladan tezgaha kadar bir yükselişle yüzde 335’i aşan bir fiyat farkı oluşuyor.

Bu artış karşısında tüketici yanmaz mı? Kaldı ki birkaç yıl sonra bu ürünlere ulaşmak da mümkün olmayabilir.

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, ağustos ayına ilişkin aylık ve yıllık girdi fiyatlarındaki değişim ile üretici-market fiyat farkını değerlendirdi.

Et ve süt fiyatlarına değinmiyorum. Onlar ipi kopardı. Fiyatlara ulaşmak mümkün değil. Üstelik hangi ürünü yediğimiz de bilinmiyor.

Ne yediğimiz ne tükettiğimiz belli değil. Piyasa da başı boş.Kontrollarda ne yediğimiz ortaya çıkıyor.

Ağustos ayında market raflarındaki 37 temel tarım ürününden 30’unun fiyatı bir önceki aya göre artış gösterdi. Sadece 6 üründe fiyat düşüşü yaşanırken, 1 ürünün fiyatı ise değişmedi. Tüketicinin en çok hissettiği fiyat artışı, yüzde 56 ile yeşil fasulyede kaydedildi. Devasa fark oluştu Buna karşılık, markette fiyatı en çok düşen ürün ise yüzde 9 ile kuru soğan oldu.

Bu veriler, tüketicinin gıda sepetinin ağustos ayında önemli ölçüde ağırlaştığını ortaya koydu.

Bayraktar’a göre soğan, patates ve maydanoz gibi ürünlerde yaşanan fiyat düşüşleri, üretim fazlası ve arz-talep dengesizliklerinden kaynaklandı. Üretici fiyatı en çok düşen ürün ise yüzde 44,6’lık bir gerileme ile limon oldu. Üreticiden 11 TL’ye çıkan havuç, market raflarında tam 47,88 TL’ye ulaşarak yüzde 335’lik rekor bir farka imza attı.

Bayraktar, ağustosta üreticide 29 ürünün 19’unda fiyat artışı olurken 6’sında fiyat düşüşü yaşandığını da söyledi. Ayrıca rapora göre son bir yılda üre gübresinin fiyatı yüzde 85,3, DAP gübresinin fiyatı yüzde 56,9 arttı. Hayvancılıkta ise süt yemi yüzde 31,8, besi yemi yüzde 34,5 oranında yükseldi. Üretimin en temel girdilerinden olan mazot fiyatı aylık bazda yüzde 2,7 gibi cüzi bir oranda gerilese de, yıllık artışın yüzde 21,8’i bulduğu vurgulandı.

Bizim endişemiz şu:

Üreten kalmadı. Üretimin olmadığı yerde pahalılık olur. Pahalı bile olsa bazı ürünler bulunamazsa ne olacak? Yavaş yavaş da olsa bu kör noktaya doğru gidiyoruz.

Kısaca paran ile ürün bulamayacaksın.

Biz bu durumu ister istemez yaşayacağız. O nedenle diyoruz ki üretici desteklensin üretim artsın. Yarınlar geç olabilir. Bugün elimizde olan turistleri de bulamayabiliriz.