NECDET BÜLUZ


Korunması gereken yerler turizme açıldı…

Turizmde iddialı olan yerlere bakın. Doğanın verdiğini cömertçe harcamıyorlar. Korunması gereken yerler korunuyor.


Korunması  gereken  yerler  turizme  açıldı…

 

Necdet Buluz

 

Turizmde iddialı olan yerlere bakın. Doğanın verdiğini cömertçe harcamıyorlar. Korunması gereken yerler korunuyor. Turizmden gelir elde ediliyor ancak turizme açılacak yerler baştan tespit edilip kazma vuruluyor. Cömertçe hareket etme yok. Yasalar ne diyorsa o uygulanıyor. Buralara gittiğinizde korunan yerlere resmen aşık oluyorsunuz.

 

Kıyılarımız çok ve işletilmesi halinde çok para getiriyor. Bu kıyıların çoğu şu anda işgal edilmiş durumda. Devletin kasasına akması gereken deli para işgalcilerin hesaplarına akıyor. 2024 yılında 406 bin işgaliyesinden 3.2 milyar işgaliye toplanmış.

 

Türkiye bir cennet. Cennet varlıklarını korumamız gerekiyor. Bunları harcamaya ve tüketmeye gücümüz yetmez.

 

Sayıştay, söz konusu korunan alanlardaki günübirlik kullanım alanlarının mevzuata aykırı şekilde ve koruma ölçütleri gözetilmeksizin üçüncü kişilere kiralandığını tespit etti. Sayıştay’ın Eylül 2025 tarihli raporunda, “Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğünün, pazarlık usulü ile kiraya verdiği günübirlik alanların kira sözleşmelerine amaca aykırı hüküm konulduğu görülmüştür” bulgusuna yer verildi.

 

Son yıllarda Türkiye’nin gündeminden düşmeyen kamu arazisi işgalleri keyfi uygulamalar ve yetersiz denetimler yüzünden işgalcileri ödüllendiren bir düzene dönüştü.

 

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nda yapılan Sayıştay denetimlerinde, ülke genelindeki hazine arazilerinde işgaliye bedellerinin fiyat tespit araştırması yapılmadan alt sınırdan tahsil edildiği ortaya çıktı.

 

İşgal edilen Hazine taşınmazlarında tahliye ve kontrol mekanizmasının da işletilmediği tespitine yer verilen Sayıştay raporunda, sözleşme süresi dolduğu halde işgallerin devam ettiği bulgusuna yer verildi. Sayıştay, Bakanlığın Muğla ilindeki günübirlik alanları kiraya verdiği şirketin bu alanları yönetmeliğe aykırı şekilde üçüncü kişilere kiraladığını tespit ederek idareyi uyardı.

 

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na bağlı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü, Muğla ilindeki korunan alanlar bünyesinde yer alan günübirlik alanları pazarlık usulü ile özel şirkete kiralıyor.

Ancak Barselona Sözleşmesi gereği kirliliğe karşı korunması gereken Özel Çevre Koruma (ÖÇK) Bölgeleri bünyesinde bulunan günübirlik alanlar, barındırdığı özellikler nedeniyle yoğun günübirlik ziyaretçi kullanımın neden olacağı kirlilikten korunması gerekiyor. Bununla ilgili mevzuata göre koruma sorumluluğu Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü’nde.

Danıştay 13. Dairesi’nin 2 Kasım 2021 tarih ve 3498 sayılı kararında, söz konusu alanların çevrenin ve biyolojik çeşitliliğin en uygun şekilde korunması, kullanması, izlenmesi, proje geliştirilmesi, iyileştirilmesi ile çevre kirliliğinin önlenmesi amacı ile faaliyet gösteren vakıflara veya bu vakıfların kuruluşlarına 10 yıl süreyle kiraya verilebileceği hükmüne yer verildiği anımsatılan Sayıştay raporunda, bu alanların pazarlık usulü ile kiralanmasının üst hukuk kurallarına aykırı olduğu vurgulandı.

Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü’nün Muğla ilinde özel koruma gerektiren günübirlik alanları pazarlık usulüyle kiraya verdiği, kiralayan şirketin ise üçüncü şahıslara kiraladığı belirtilen Sayıştay raporunda, şu ifadelere yer verildi:

 

“Yapılan incelemede, Muğla ilindeki günübirlik alanlarının işletilmesi için yapılan pazarlık ihalelerini alan kiracının ilgili alanları üçüncü şahıslara işlettirdiği tespit edilmiştir. Yukarıda yer verilen denetim tespiti üzerine İdare tarafından; pazarlık usulü ile kullandırma yönteminin mevzuata uygun olduğu belirtilmiştir. “