HADİ HAYIRLISI
Yazılmış bir konuyu destekleyici veya ters düşürücü gelişmelerin çok kısa bir süre içinde oluşması sıkça yaşanır.
Aynı durumu iki gün önce ben de yaşadım.
Üç sayın bakanımızın, bugüne kadar onlarcası yapılmış hizmetlere ek olarak ; Suriye'ye 300 yataklı kalp damar hastanesinin yaptırılacağı, internet desteği sağlanacağı ve Suriye'nin yeniden yapılandırılmasına katkı sunulacağı konusundaki açıklamalarla ilgili yorum yazısına nokta koymanın hemen ardından, Suriye'nin Türk vatandaşlara yönelik "ücretli vize" uygulamasına geçeceği haberi geldi.
Haberin içeriğine şaşırmadım.
Haberin, yazımın hemen ardından gelmiş olduğuna şaşırdım.
Ölümler, yıkımlar, göçler sonrası oluşan ; oluşmasında ciddi manada katkımız olan Suriye'nin yeni yönetimi, büyük bir kadirşinaslıkla Türkiye'ye ücretli vize uygulaması başlatıyor.
Düne kadar ;
"birlikte yöneteceğiz" deyip,
"82 Şam 83 Halep" sloganları attığımız ve sakalına uygun takım elbise ve kravat hediye ederek şefkatle kucakladığımız yeni liderin ülkesi ; 6 Temmuz 2025 tarih ve 128 sayılı kararla Türkiye'ye karşı zorunlu ve ücretli vize uygulamasına geçiyor.
Hem de ;
"bu uygulamayla Türkiye bizim gözümüzde artık özel değildir. Bu uygulama sadece bir kerelik uygulama değil, statü bildirimidir" anlayışıyla.
Sırbistan,
Ürdün,
Moritanya,
Lübnan ve
Malezya'nın muaf tutulduğu bu uygulamayla Türk vatandaşları
kişi başına 50 dolar, araç başına da 50 dolar ödeyerek zorunlu vizeye tabi olacak.
Daha önce ;
çok muhabbet tez ayrılık getirmişken,
kendim ettim kendim buldum dönemi başlayacak anlaşılan.
,
SEMİH HOCAOĞLU-MARDİN