MARDİN TURİZMCİLERİ,BAŞBAKAN DAVUTOĞLU`NA RAPOR SUNACAK

Mardin Turizm ve Otelciler Derneği(MARTOD)Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Mardin’e gelişini Heyecanla Bekliyor.

5 Şubat Cuma günü Mardin’e Gelecek olan Başbakan Ahmet Davutoğlu’na sunulmak üzere çok kapsamlı Rapor Hazırlayan Mardin Turizm ve Otelciler Derneği(MARTOD)Hazırladıkları Raporu Başbakan Ahmet Davutoğlu’na elden vermeğe hazırlanıyor.

Cuma Günü Başbakan Ahmet Davutoğlu ile bir araya gelmesi Beklenen  Mardin Turizm ve Otelciler Derneği(MARTOD) Başkanı Özgür Azad Gürgör,Artuklu Haber’e özel olarak   yaptığı açıklamada, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun 5 Şubat Cuma günü Mardin’e gelecek olmasının önemine değinerek, Mardin'deki turizm potansiyelinin yükseltilmesi, turizm sektöründe yaşanan problemler ve bu problemlerin çözüm yolları konularında Hazırladıkları çok kapsamlı yöre Turizmine yönelik yazılı Raporu Başbakan Ahmet Davutoğlu’na sunacaklarını belirterek, Yaşanan sıkıntıların çözümüne yönelik Devletin desteğine acil ihtiyaç bulunduğunu bunun için de  gerek Bakanlık nezdinde gerek se Hükümet’e yönelik girişimlere ara vermeden devam edeceklerini, Açıkladı.

Martod tarafından hazırlanan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu’na sunulması beklenen  çok kapsamlı kapsamlı yöre Turizmine yönelik yazılı Rapor şöyle:

 

‘’ Sayın Başbakanım

 

Bilindiği üzere turizm endüstrisinin, yapısı itibariyle hem doğrudan, hem dolaylı ve hem de uyarılmış istihdam yaratma etkisi vardır. Turizm, sektörde doğrudan hizmet veren veya bunlara bağlı olarak çalışan işletmelerde istihdam yaratmakla kalmaz. Aynı zamanda turizm işletmelerine, ihtiyaç duydukları girdileri sağlayan sektörlerde veya turizm işletmelerinin yapmış oldukları harcamalar sayesinde gelir elde eden diğer sektörlerde de istihdam yaratır. Ayrıca doğrudan ve dolaylı istihdamın yarattığı gelirlerin harcamalarıyla ekonomide oluşan ilave (uyarılmış) istihdam da turizmin çarpan etkisinin önemini ortaya koyar (Ünlüönen vd., 2009). Turizm sektörü turistik ihtiyaçları karşılarken diğer bazı sektörlerin üretmiş olduğu mal ve hizmetlerden de faydalanır. Dolayısıyla buna paralel olarak o sektörlerin de gelişmesine katkı sağlar ve yeni iş alanlarının oluşmasında etkili olur. Turistik bölgelerde artan turizm talebine paralel olarak, turistlerin yeme-içme ihtiyaçlarını karşılayan tarım ürünlerine olan talebin artması sonucu, tarım sektöründe çalışan kişilerin gelirlerindeki artış turizmin diğer sektörler üzerindeki gelir meydana getirici etkisine örnek olarak gösterilebilir. Turizm sektörünün inşaat ve sanayi endüstrisi üzerinde de olumlu etkilerinden bahsetmek mümkündür. Turistik amaçlarla yapılan alt-yapı, üst-yapı yatırımları inşaat sektörüne, bu yatırımların modern araç gereçlerle yapılması, dolayısıyla bu sanayi ürünlerine olan talebin artması sanayi endüstrisi üzerindeki etkilerine örnek olarak gösterilebilir. Bunlara ek olarak turizm sektörünün hizmetler sektörü içerisinde yer alan; bankacılık, sigortacılık, ulaştırma, haberleşme ve iletişim gibi sektörlerin gelişiminde büyük etkisi olduğunu söylemek mümkündür.

Mardin sahip olduğu tarihi ve turistik değerlerle özellikle kültür turizmi alanında önemli bir potansiyele sahiptir. Turizm sektörünün son yıllarda dünyada ve ülkemizde hızla gelişmekte olması aynı zamanda sektörün işgücü ağırlıklı bir özellik taşıması Mardin’in gelişiminde lokomotif sektör olma özelliğini taşıyabileceğinin göstergesidir (Toprak, Aykol ve Yarış, 2014).

Mardin hem İslam hem de Hristiyanlık için, önemli dini yapılarıyla, önemli bir inanç merkezi ve dinler kentidir (Toprak, 2012). Farklı dil, din, inanç ve kültürlerin bin yıllardır bir arada ve barış içinde yaşadığı bir kent olan Mardin bu potansiyelini turizm sektörüne ivme kazandırmakta kullanabilirse “doğunun makûs talihini” kırabileceği görülecektir (Toprak vd., 2014). UNESCO Dünya Mirası Kentler aday listesinde yer alan Mardin’in Türkiye Turizm Stratejisi Eylem Planında da (2007-2013) Marka Kent olarak gösterilmesi, Turizm sektörünün geleceğine yönelik beklenti ve umutları arttırmaktadır.

Ancak 2014 yılından bu yana, özellikle 6-8 Ekim olayları olarak bilinen ve Kobani’nin yansıması olarak nitelendirilen olaylar; kentin adeta bir numaralı gelir kaynağı olan turizm sektörünü aşılması güç bir kriz içerisine sokmuştur. Bu kriz bütün kent ekonomisini olumsuz etkilemiş, turizmin istihdam yolu ile bölge ekonomisini ve halkı çok büyük zarara uğratmıştır. Mardin’de turizmciler adeta bir kaos ortamına girmiş ve pek çok işletme kapanmış durumdadır. Geçtiğimiz turizm sezonunda Mardin’e gelmeyi planlayan birçok ziyaretçi yaşanan olaylar nedeniyle tatil planlarını iptal etmiş, birçok turizm işletmesi sezonu zararla ve erken kapatmak zorunda kalmıştır. Mevcut durumda yapılan rezervasyonlara bakıldığında da önümüzdeki turizm sezonunda turizmciyi zor günlerin beklediği görülmektedir. Mardin’in içinde bulunulan bu krizden en az kayıpla çıkması ve yaşanan olayların yıkıcı etkisinin en aza indirilmesi için aşağıda belirtilen önerilerin ivedilikle karara bağlanarak uygulamaya geçirilmesi kent ekonomisi için büyük önem arz etmektedir.

 

 

ÖNERİLER:

1- İş-Kur’un gerek eğitim gerekse personel istihdam etme noktasında desteği sağlanmalıdır. Turizm sektöründe istihdam edilen ancak sektörde yaşanan daralma nedeniyle işsiz kalan sektör çalışanlarının İŞKUR’un TYÇP (Toplum Yararına Çalışma Programları) kapsamında turizm işletmelerinde işlerine devam etmeleri sağlanmalıdır. Aksi durumda tamamen boş konumda bulunan konaklama ve yiyecek-içecek işletmeleri istihdam ettikleri elemanların işlerine son vermek zorunda kalacaklardır ki bu durumu kent ekonomisi ve sektör çalışanları için çok daha kötü günler anlamına gelecektir. İşlerine devamı sağlanan çalışanlar bu süre zarfında mesleki eğitime de tabi tutularak bir kriz ortamının yıkıcı etkileri en aza indirilebilir.

2- Kamu kurum ve kuruluşları ile mesleki kurum ve kuruluşlarının personellerine yönelik düzenledikleri eğitim toplantıları, kongre, sempozyum ve seminer gibi toplantı ve etkinliklerin Mardin’de düzenlenmesi için çağrı yapılmalı/davet edilmelidir. Bu önlem ile sadece konaklama işletmelerine değil, şehrin can damarlarını oluşturan esnaf ve zanaatkârına da destek sağlanmış olacaktır.

3- Tanıtım çalışmaları kapsamında TravellTurkey İzmir, EMITT İstanbul, gibi yurt içi fuarlara; kosgeb, valilik ve Dika’nın desteği sağlanırken, yurtdışı fuarlara katılım için de bu kurumların desteği sağlanmalıdır. Süreklilik kazanan kriz ortamında yatırımcı ve işletmecilerin bu süreyi, reklam, tanıtım ve personel eğitim ile geçirmesi Mardin şehrinin gelecek için beklenti ve umutlarının yükselmesini, sektör bileşenlerinin moral ve motivasyonlarının artmasını sağlayacaktır.

4- Kentteki turizm yatırımcı ve işletmecilerinin halen devam etmekte olan kerdi borçlarının ertelenmesi sadece bu kişiler için değil kentte bu işletmeler ile doğrudan ekonomik ilişki içerisinde olan diğer kişi ve işletmecileri de rahatlatacaktır. Böylesi bir kriz ortamında turizmcilerin bankalara olan kredi ödemelerinin ertelenmesi aynı zamanda bölge ekonomisi için de zaruridir. .

5- Şehirdeki turizm işlemecilerinin bir yıldan uzun bir süredir iş yapamayıp, kapanma noktasına gelmiş olması nedeniyle mevcut işlerini sürdürebilmeleri için ihtiyaç duydukları nakit akışı için kendilerine yeni faizsiz veya düşük faizli kredi imkanları sunulmalıdır.

6- Krizdeki turizm işletmelerine elektrik kullanım ücretlerinde indirim sağlanmalıdır.

7- KOSGEB, DİKA ve GAP İdaresi gibi kurumların sektöre yatırım ve desteklerinin arttırılması sağlanmalıdır. Bu kurumlar aynı zamanda turizm sektörünün yeniden inşası için daha aktif görev ve sorumluluk almalı, işleri yavaşlatan gereksiz bürokratik uygulamalar asgariye indirilmelidir. Bu kurumlar arasında özellikle DİKA’nın bu güne kadarki performansı bölgedeki diğer kalkınma ajansları ile (hitap ettikleri kitle, bütçe, kullanılan ve kullanılmayan kaynaklar) karşılaştırılarak çalışanlar ve yönetimin performansı yeni bir değerlendirmeye tabi tutulmalı gerektiğinde yapısal radikal değişikliklere gidilmelidir.

8- Kamu (valilik, belediye, üniversite) desteğiyle Mardin’de turizm hareketliliğini arttıracak aktiviteler organize edilmelidir. Örneğin; Kentte organize edilecek “Mardin Gastronomi Günleri” kapsamında düzenlenecek üniversiteler arası takım yarışmaları, ulusal ve yerel yemek yarışmaları aynı çerçevede düzenlenecek konser, sergi gibi etkinlikler yöre halkını terör psikolojisinden uzaklaştıracağı gibi şehir ekonomisini de yeniden canlandıracaktır.

Yukarıda sayılan önlemler Mardin ekonomisi için adeta Can damarı konumuna gelmiş olan turizm sektörünün yeniden canlanması, çalışanların işlerini kaybetmemesi ve sektörün çarpan etkisiyle küçük esnaftan, üreticiye, çiftçi ve köylüye bütün ekonomik aktiviteleri canlandırması mümkün olacaktır. Durumun ehemmiyetinin göz önüne alınarak taleplerimizin karşılanmasının acilyet taşıdığını belirtmek isteriz. Aksi taktirde henüz kapanmamış olan turizm işletmelerinin de kısa bir süre içinde faaliyetlerini sonlandırmak zorunda kalacaklarının bilinmesini isteriz.

Saygılarımızla,

 

Mardin Turizmciler ve Otelciler Derneği

Yönetim Kurulu Adına

Başkan Özgür GÜNGÖR’’

 

ARTUKLU HABER AJANSI-MARDİN