BAROLAR; AVUKATLIK YASASI İÇİN DÜĞMEYE BASTI

Aralarında Mersin?in de olduğu 6 bölge barosu, Adalet Bakanı İpek?e bizzat verdiği rapor ile Avukatlık Yasası?nda yapılmasını istedikleri hukuksal düzenlemeler için destek istedi.

13.07.2015 13:23:39 0
BAROLAR; AVUKATLIK YASASI İÇİN DÜĞMEYE BASTI

Aralarında Mersin’in de olduğu 6 bölge barosu, Adalet Bakanı İpek’e bizzat verdiği rapor ile Avukatlık Yasası’nda yapılmasını istedikleri hukuksal düzenlemeler için destek istedi.

Mersin, Adana, Aydın, Hatay, Gaziantep ve Osmaniye Baro başkanları Ankara’ya çıkarma yaptı. Adalet Bakanı Kenan İpek’i ziyaret eden baro başkanları, Avukatlık Yasası ile ilgili hukuksal düzenleme gerektiren konulara ilişkin bir rapor hazırlayarak, Bakan İpek’e bizzat verdi.

Mersin Barosu Başkanı Alpay Antmen, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, ülke şartlarına, meslek ihtiyaçlarına ve çağa uygun Avukatlık Yasası çalışmasının, tüm baroların ve avukatların aktif katılımıyla bir an önce çıkarılmasını istediklerini söyledi, Avukatlık mesleğinin içinde bulunduğu ve yapılmasını zorlaştıran düzenleme ve uygulamaların bakanlık tasarrufunda olabilenleri için Adalet Bakanlığı’nın, tasarrufu ile çözülmesi imkanı bulunmayan kısımlarının da, bu yönde gerekli çalışmalar yapılmak üzere, ilgili bakanlıklara-kurumlara gönderilerek düzenleme yapılması için harekete geçtiklerini söyleyen Antmen, “Daha eşit, adil ve güçlü bir savunma için her bireye, yöneticiye, siyasetçiye görev düşmektedir. Avukatlık Yasası’ndaki düzenlemelere ilişkin düzenlemeler sadece biz baroların değil tüm toplumun talepleri olmalıdır” dedi.

 “AVUKATLIK ÜCRET SÖZLEŞMESİ SERBEST OLMALI”

Bakanlığa gönderilen raporda öncelikli olarak düzenleme istenen hususlar şöyle sıralandı; “Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre belirlenen asgari ücretin, davanın açıldığı yer barosuna yatırılması avukatlık sözleşmesinin geçerlilik şartı haline getirilmeli, asgari ücretin baroya yatırıldığına dair makbuz ilgili kişi ya da kuruma sunulmadıkça avukatlık hizmeti başlamamalıdır. Avukatlık hizmetinin baroya asgari ücret yatırılmadan verilmesinin kaçınılmaz olduğu durumlarda, avukatın da talebiyle asgari tutarın baroya yatırılması ya da Adli Müzaharet düzenlemesinden yararlanması için ilgili tarafa  (15) gün süre verilmelidir.

Baroya yatırılan asgari ücret üzerinden öngörülen vergi, ödeme yapılan baro tarafından kesilerek hazineye aktarılmalı, kalan tutarın yüzde (    ) tüm avukatlara eşit olarak paylaştırılmak ve avukatın sağlık ve emeklilik primleri ödenmek üzere havuza aktarılmalı, kalan tutar ise adına vekâlet düzenlenen avukatın hesabına aktarılmalıdır. Baroya yatırılan tutar ile birlikte toplamı avukatlık asgari ücret tarifesindeki azami miktarı geçmemek kaydıyla, avukatlık ücret sözleşmesi yapmak serbest olmalıdır.

“VERGİ KESİNTİLERİNE SON VERİLMELİ”

Avukatlık mesleğinin iş alanları, mali müşavir ve noterlere devredilmemelidir. Avukata verilen vekâletnameler noterler tarafından değil, avukatlar tarafından düzenlenebilmelidir. Avukata verilen vekaletname avukatın bağlı bulunduğu baro tarafından düzenlenerek, gelirinin bir kısmı avukatlara ödenmek üzere oluşturulacak bir havuza aktarılmalıdır.

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu gereğince soruşturma ve kovuşturma makamlarının talebi üzerine görevlendirilen müdafi veya vekillere ödenecek meblağlar için Adalet bakanlığı tarafından hazırlanan, Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Görevlendirilen Müdafii ve Vekillere Yapılacak Ödemelere İlişkin tarifenin; Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı tarafından kabul edilen Avukatlık Asgari Ücret Tarifesindeki asgari tutarlar düzeyine çıkarılmalı ve CMK gereği Avukata ödenecek meblağlar, hiçbir verginin konusu olmamalı, müdafii veya vekile görevlendirme talep eden ilgili Mahkeme, Savcılık veya kolluk tarafından dosya örneği resen ve ücretsiz olarak verilmelidir. CMK kapsamında görevlendirilen müdafii ve vekillere ödenen ücretlerden vergi kesintisi yapılması, Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 13. maddesine açıkça aykırılık teşkil ettiğinden bu vergi kesintilerinin tamamen ortadan kaldırılması zorunludur.

ADLİ YARDIM ÖDENEKLERİ ARTTIRILMALI

CMK müdafiliği sırasında yapılan yol giderleri ve görev gereği yapılacak her türlü masrafların tam ve sistemli şekilde ödenmesi, ücretli ve sigortalı çalışan meslektaşlarımızın yanında çalıştıkları işveren avukatlar üzerinden kestiği serbest meslek makbuzu karşılığının kendilerine ödenmesi konusundaki farklı uygulamaların giderilmesi gerekmektedir. Adli yardım ödenekleri görevlendirmelere yetecek hale getirilmeli ödenekler arttırılmalı ve imkanı olmayan kişilerin adalete erişimi için var olan tüm engeller kaldırılmalıdır.

TEMSİLDE AVUKAT ZORUNLULUĞU GETİRİLMELİ

Adli ve idari yargıda açılacak her tür dava, yapılacak her türlü icra takibinde, herhangi bir istisnaya yer verilmeksizin ve kişinin dava açma ve takip etme yetkisi olsa bile, bir avukat aracılığıyla temsil zorunluluğu getirilmelidir. Taşınmaz satışları ve/veya satış vaadi sözleşmeleri ile kat karşılığı inşaat sözleşmelerinin düzenlenmesi sırasında avukat bulundurma zorunluluğu getirilmeli ve buna uyulmayan hallerde satışın ve sözleşmenin geçersizliği ve delil teşkil etmemesi gibi yaptırımlar getirilmelidir. Kat Mülkiyeti Kanununda yapılacak olan değişiklikle belli sayıda bağımsız bölümü geçen apartman ve sitelerde avukat bulundurma zorunluluğu getirilmelidir. Müeyyideleri yasa ile düzenlenmelidir. Belirli bir miktar üzerindeki ihalelere girebilmek ve pey sürebilmek için avukat bulundurma zorunluluğu getirilmeli ve müeyyidesi yasa ile düzenlenmeli ve bu zorunluluğa uyulmaması halinde sonraki yapılacak ihalelere girememe yaptırımı getirilmeli veya ihale yapılmamış sayılmalıdır.

İŞE GİRİŞ SÖZLEŞMESİNE AVUKATTA İMZA ATSIN

İşçi ve işverenler arasında imzalanacak olan yazılı sözleşmeler zorunlu hale getirilmeli ve sözleşme avukat tarafından düzenlenmelidir. Sigorta girişlerinde avukat tarafından düzenlenmiş iş akdinin sunulması zorunlu hale getirilmelidir. Özel hukuk hükümlerine göre kurulmuş tüm tüzel hukuk kişilerinin, herhangi bir sermaye yapısı, üye sayısı veya unvan ayrımı olmaksızın, hem kuruluş aşamasında hem de faaliyetleri süresince sözleşmeli Avukat bulundurması zorunlu hale getirilmeli, bu zorunluluğa uymayanlar için kurulmamış sayılma ve ticari faaliyetlerin durdurulması gibi müeyyideler getirilmelidir.

AVUKATLIK ŞİRKET FAALİYETİ OLARAK GÖRÜLMEMELİ

Dava ve takip dosyalarında avukatın onayı olmadan avukatın müvekkiline ödeme yapılmamalıdır (Dava veya takip sonunda vekâlet ücreti ödemeli sözleşmelerin garanti altına alınması bakımından). Avukatlık ücretinin de avukatın baro nezdinde açılacak olan banka hesaplarına aktarılması zorunluluğu getirilmelidir. Avukat ile müvekkil arasında vekalet ücreti sebebiyle yaşanan pürüzlerin bu şekilde engellenmesi mümkün olabilecektir. Avukatlık şirketine dair düzenlemeler kaldırılmalı, avukatlık mesleğinin ticarî faaliyet olmadığı ve bağımsız ve serbest bir meslek olduğu gerçeği karşısında, buna aykırı her düzenlemenin haksız rekabete yol açacağı, emeğin sömürülmesi sonucunu doğuracağı gibi sakıncaların önüne geçmek için avukatlık mesleğinin bir şirket faaliyeti olarak öngörülmemesi ve düzenlenmemesi gerekir.

YABANCI AVUKATLARA ÇALIŞMA İZNİ VERİLMELİ

Yabancı avukatların ülkemizde çalışmasına izin verilmemelidir. Öncelikle yabancı Avukatların ülkemizdeki danışmanlık faaliyetlerine son verilmeli, yabancı Avukatlık şirketlerinin kanuna karşı hile yolunu kullanarak bazı meslektaşlarımız aracılığıyla ülkemizde faaliyet göstermesinin önüne geçilmelidir. Yine yabancıların veya meslektaşlarımızın ülkemizde şubeleşmesi engellenmelidir.

UZMAN AVUKATLIK GELSİN

Mesleğin bağımsızlık kriteri göz önünde tutularak ‘Uzman Avukatlık’ gibi kavram ve niteliği belirsiz, bağımsızlık özüne aykırı ve avukatlar arasında bir derecelendirme ve sınıflandırmaya yol açacak bir düzenlemeye gidilmemelidir. Avukatlık hizmeti ve hukuki korunma lüks bir hizmet değildir. Avukatlık faaliyeti sonucu elde edilen Avukatlık ücreti KDV’nin konusu olmamalı, gelir vergisi oranı makul bir seviyeye çekilmelidir. Özellikle mesleğe yeni başlayan genç avukatlar için vergi indirimi ya da istisnası sağlanmalıdır. Avukatların mesleklerini ifası sırasında kullandıkları her türlü şahsi giyim, v.b. harcamalarının gider olarak işlenebilmelidir.

RUHSAT KATKI PAYI KALDIRILSIN

Türkiye Barolar Birliği’nden avukatlık ruhsatı alımı sırasında tahsil edilen katkı payının tamamen ortadan kaldırılması, bu mümkün değilse en az 1/4'e indirilmesi konusunda yasal düzenleme yapılması gerekmektedir. Barolar tarafından alınan Avukatlık ruhsat harçları için ise tüm Türkiye genelinde aynı standart sağlanmalıdır. Avukatlık mesleğine kabul şartlarının yeniden düzenlenerek bu hususta Avukatlık sınavının adil, eşitlik ilkesine uygun, nicelikten ziyade niteliği ölçü alacak şekilde düzenlenmesi gerekmektedir. Hem Avukatlık Stajına Kabulde hem de Avukatlık Mesleğine girişte Avukatlık sınavı getirilmelidir.

Kamu avukatlarının özlük hakları ve ücretleri hakim ve savcılarla eşitlenmeli, kamu avukatlarının statü sorunu çözümlenmelidir. Kamu avukatlarının tamamı bir baroya bağlı olarak faaliyette bulunmalı ve disiplin bakımından kamu Avukatlarının soruşturmalarını bağlı bulundukları barolar yapmalıdır.

AVUKAT KİMLİĞİ TANINSIN

Avukat kimliğinin geçerliliği konusundaki (özellikle bankalarda) istisnaların ortadan kaldırılmalı, bunun için gerekli yasal değişiklikler yapılmalı, Bankalar Kanununun Avukatlık kimliğini tanımayan hükmü yeniden düzenlenmelidir.

Hukuk fakültelerinin açılmasına ve her yıl alacağı öğrenci sayısına; fakültenin açılacağı ilin Barosu, TBB, HSYK, Noterler Birliği ve Adalet Bakanlığı oybirliği ile karar vermelidir.

Baroya kayıtlı avukatların KKTC’de görev yapabilmesi için KKTC ile anlaşma sağlanmalıdır.

Ücretli avukatlık, kamu avukatlığı gibi avukatlık mesleğinin serbestliği ve bağımsızlığı ile bağdaşmadığından bu tür avukatlığa son verilmelidir.

AVUKATLIK YAPMAYANLAR HÂKİM VE SAVCI OLMAMALI

Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre belirlenen asgari ücretin, davanın açıldığı yer barosuna yatırılmasından doğan havuzdan ve yine baro pulundan elde edilecek gelirden avukatların özel sağlık ve emeklilik primleri ödenmelidir. Her baro kabul edeceği stajyer sayısını kendisi belirlemelidir. En az 10 yıl fiilen avukatlık yapmış olmak hâkimlik ve savcılık mesleğinin kabul şartlarından biri olmalı, avukatlık yapmayanlar hâkim ve savcı olmamalıdır. Avukatların avukatlık veya Türkiye Barolar Birliği ya da baroların organlarındaki görevlerinden doğan veya görev sırasında işledikleri suçlardan dolayı haklarında soruşturma ve kovuşturma izni Adalet Bakanlığının iznine tabi olmamalı, TBB tarafından verilmelidir.

REDDİ HÂKİME İLİŞKİN İDARİ PARA CEZASI KALDIRILMALI

Avukatların avukatlık veya Türkiye Barolar Birliği ya da baroların organlarındaki görevlerinden doğan veya görev sırasında işledikleri suçlardan dolayı haklarında soruşturma ve kovuşturma suçun işlendiği iddia edilen yere en yakın Başsavcılık ve Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yapılmalıdır. Avukatların avukatlık veya Türkiye Barolar Birliği ya da baroların organlarındaki görevlerinden doğan veya görev sırasında işledikleri suçlardan dolayı haklarında soruşturma Başsavcı ya da vekili tarafından yapılmalıır. HMK’da düzenlenen reddi hâkime ilişkin idari para cezası kaldırılmalıdır.

AVUKATLARA YEŞİL PASAPORT VE SİLAH RUHSATI VERİLSİN

Avukatlara yeşil pasaport verilmelidir. Avukatların faaliyetinin niteliğinin kamu hizmeti olması sebebiyle, kıdemlerine bakılmaksızın kamu çalışanları gibi yeşil pasaport hakkına sahip olmalıdırlar. Silah, ruhsatname vergi ve harçları Avukatlardan alınmamalıdır. Hakim ve Savcılara tanınan istisnalar avukatlara da aynen tanınmalıdır. Özel kanunlarla getirilen bütün sınırlamalar kaldırılarak, bazı kurum ve kuruluşlara getirilen ayrıcalıklar ortadan kaldırılarak, malvarlığına ilişkin (değeri para ile ölçülebilen) tüm davalarda istisnasız Avukatlık ve karşı taraf Avukatlık ücreti nispi hale getirilmelidir. Avukatın UYAP ortamında vekalet sunmadan dosya incelemesine ilişkin kaldırılan uygulamaya geri dönülmeli ve hakimin uygun gördüğü hallerde avukata UYAP üzerinden dosya inceleme imkanı sağlanmalıdır. UYAP ortamı üzerinden SGK sorgusu tekrar aktif hale getirilmelidir. Mahkemeler, Savcılık ve İcra Müdürlüklerinde evrakların tam, eksiksiz ve tarih sırasına uygun olarak bütün kalemlerde taranması için gereken tüm önlemler alınmalı ve düzenleme yapılmalıdır. Yargıtay kararlarının avukatların kullanımına açık hale getirilmesi sağlanmalıdır Adliyelerin idaresi Başsavcılık, Adli Yargı Komisyon Başkanlığı ve Baro Başkanlığı tarafından ortak olarak kurulacak yönetimle sağlanmalıdır”.

 

ARTUKLU HABER AJANSI-ANKARA


20.8° / 11.5°
  • BIST 100

    10168,12%1,12
  • DOLAR

    32,26% -0,05
  • EURO

    34,95% 0,37
  • GRAM ALTIN

    2442,48% 0,74
  • Ç. ALTIN

    3909,59% -0,34