BARIŞ AKTİVİSTİ CEMİL AYDOĞAN`DAN PKK`YE ÇAĞRI

Mardinli Barış Aktivisti ve Mezopotamya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Cemil Aydoğan PKK`ya çağrıda bulundu.

Mardin 10.03.2017 09:43:12 0
BARIŞ AKTİVİSTİ CEMİL AYDOĞAN`DAN  PKK`YE ÇAĞRI

Mardinli Barış Aktivisti ve Mezopotamya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Cemil Aydoğan PKK'ya çağrıda bulundu.

 

Mardinli Barış Aktivisti ve Mezopotamya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Cemil Aydoğan  yazılı açıklamasında şu ifadelere yer verdi;

''Bu çağrıyı yapmadan önce demokrat bir vatansever olarak yaptığım toplumsal hizmetleri öz olarak kamuoyunun taktirine sunmak istiyorum.

 

Bu zorlu süreçlerden geçen inançlı bir devrimci olarak tüm halklarımızın yaşamlarını sürdürdüğü bu ülkede kanımca taraflara sonuç için barış taleplerini söylemenin de hakımız ve görevimiz olduğuna inanıyorum.1980 öncesi Ankara Gazi üniversitesinde öğrenci temsilciliği evren'nin sahibine inanan inançlı ve devrimci bir şahsiyet olarak demokrasi mücadelesinde ırkçıların silahlı saldırısında hedef oldum ve iki kurşun la yaralandım 

 

Okulda cesur ve inançlı kişiliğimden dolayı kızıl komutan ismini aldım. O isim bölgede halen Cemilê sor olarak devam etmektedir.12 Eylülde ve İnsan hakları derneği başkanlık dönemlerinde 5 sefer yoğun sorgu, 3 sefer ceza evi,sıkı yönetim ve devlet güvenlik mahkemelerinde hakım da 47 dava açıldı; hepsinde beraat ettim. AİHM 'de 2 dava kazanarak ilgili hükumeti mahkum ettim.Siyasi olarak SODEP kızıltepe ilçe başkanlığı, DEP,HADEP,DEHAP,Parti meclis üyeliği,2002'de DEHAP Mardin Milletvekili adaylığını yaptım.2003'de DEHAP Mardin il kongresinde genel merkeze karşı kendi İHD Saymanını aday göstererek çift liste ile çıkardığım muhalefet listesini kazandırmasını sağladım.Akabinde DEHAP Parti meclisi ve üyeliğinden istifa ettim.


Tekrar öğretmenliğe dönüş yaptım. 2008'de Başbakanlık Basın yayın ve enformasyonda danışmanlık görevinde bulundum 7,5 aylık bir süreden sonra istifa ederek Mardine geri döndüm 2009'da Demokratik irademi kullanarak Ak Parti'den Kızıltepe belediye başkan adayı oldum 1996'da Fethullah Erbaş başkanlığında zap kampında PKK'nin elinde esir bulunan askerlerin kurtarılmasında koordinatörlük görevinde bulundum.2012'de ekopolitik kurumu adına barış amaçlı PKK'nin Avrupa ve kandil sorumluları ile görüşmeler yaptım.Kandil'in önerilerini ekopolitik yetkilileri ile devlet yetkililerine ulaştırmasını sağladım. Devlet ile PKK arasında ateşkesin hayata geçmesinde aktif rol oynadım. Ülkede insan hakları ve barış ödüllerini aldım. Avrupada uluslar arası af örgütü ödülü ve milanyumda insan hakları şovalyelik ödüllerini aldım.2009'da hac farizesini yerine getirmiş adil bir vicdan sahibi olarak Evrenini sahibi'nin desteği ile şimdiye kadar ve halkımızın onurlu duruşu ile ayakta kalmayı başardım ."Hz İbrahim'den bugüne insanlığın direniş tarihi",İngilizce kitabı,"Barışın meşalesi karanlığı yenecek" ve "Mezopotamya" kitaplarını kaleme aldım.

PKK, 1980 öncesi ulusal bağımsızlık amacıyla kurulmuş bir örgütsel yapı olarak ortaya çıktı.Bu 35 yıllık savaş süreci boyunca güya bağımsızlık talebi için bu savaş , yüz bin insanımızın hayatına mal oldu ve ekonomik olarak yüz milyarlarca dolara mal olan bir hareket olarak günümüze kadar devam etmiştir.
Bu süreçler içerisinde daldan dala atlayarak gerekçesini de Kürt halkına anlatmadan Demoktarik Cumhuriyet, Demokratik Özerklik, Demokratik Konfederalizim gibi bazı aydınların bile net olarak anlayamadıkları bu talepleri , Kürt halkının hiç anlamadığı bazı taleplerle ortaya çıktı.


Bu anlaşılmayan talepler suriyede kantonların ortaya çıkışı ile netleşmiştir.


Suriye kantonlarında Kürt ve Kürdistan yoktur.Hata Rojava Coğrafyasıda yoktur.Sadece PKK'li komutan ve askerlerin yönetim sistemleri vardır.Bu sistemin sonucu da şu aşamada meçhuldur.Suriyede hakim olan bir devlet sistemi olmadığı için bu sistem kurulmuş gibi görünmektedir.Amerikanın ipi ile kuyuya inen kuyuda kalır denen bir söz vardır. PKK şimdiye kadar karşı olduğu sistemin ipi ile kuyuya inmiştir.Kuyudan nasıl çıkacağı da uluslar arası süper güçlerin orta doğu çıkarlarına bağlıdır.Bu çıkarlar onların kuyudan çıkarmasını gerektiriyorsa çıkarlar.Çıkarları yoksa suriyede talepleri sadece yönetiicilik olan PKK duruma göre bu sefer ABD RUSYA ve Suriye tarafından verilecek maaş'la idare edilecek bir yönetimle görevlerine devam etmek zorunda kalacaktır.


PKK bu kanton projesini hendek savaşı ile Türkiyede'de hayata geçirmek istedi. Ancak bu eyleme başlarken iç savaş'da olan yüzyılık bir devlet tecrübesi olan bir suriye devletini 2000 yıllık devlet tecrübesine sahip olan bir Türkiye ile karıştırarak başladı.


Tabiki sonucu belli olan bir savaş içerisine girdi. Bu savaş yedi bin PKK'li ve millis, 1300 asker ve polisin hayatına mal oldu.850 Bin göç ve 198000 apartmanın yerle bir olmasına neden oldu.Siyasal izi kolay kolay silinmeyecek bir mağlubiyet yaşandı. HDP'in legal alandaki kitle destekleri tasfiye oldu.


Şimdi ise Kürt Halkının hiç bir Demokratik hakları yokmuş gibi referandumda sadece Erdoğan'a karşı olan Chp,Mhp tabanı, Vatan Partisi,Saadet partisi,Büyük birlik partisi,ve Feto çeteleri ile netice alınmaya çalışılıyor.Allah aşkına bu toplama ordu ile ne haklar kazanılabilir. Sadece dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan olmak vardır.Elbete herkesin siyasete artıları ve eksileri vardır.Ancak marksist olmayan ve marksismi bilen bir şahsiyet olarak Sovyet devrim önderi lenin'in emperyalist ve kapitalist sistemin karşı olduğu bir şahsiyet ve ülke bilinmelidir ki doğru yoldadır. Tezin'ni unutmak mümkün değildir. Bu sistemler şiddetle Erdoğan'a karşı olduklarına göre Sayın Erdoğan'ın ekonomik hizmetleri bu sistemlerin çıkarlarına ters düştüğü için karşıdırlar .Bu sistemlerin herşeyleri çıkar üzerine kurulmuştur.Gerisi hikayeden ibarettir.


Bu gözlemler ışığında PKK'ye bazı önerilerde bulunmak istiyorum.


1- Sillahların barış kurumlarına ve ırak Kürdistanına teslim ederek bölgeyi biran evvel boşaltmaya gidilmelidir.
2-Alınacak bu karar ile Türkiye'nin Ortadoğuda daha fazla söz ve karar sahibi olmasını getirecektir.
3-Irak Kürdistanın bağımsızlık kararına katkı sunacaktır.
4-Türkiye'nin PYD ve YPG'ye bakış açısının değişmesine neden olacaktır.
5-Türkiye'de Kürt halkı ve diğer azınlıkların demokratik haklarının hayata geçmesi ile beraber,geçmişte Türkiye'yi devirmek amacı ile silahlı mücade yürüten Feto terör örgütü dışında, tüm siyasi kurumları kapsayan bir genel afı beraberinde getirmiş olacaktır.
6-Tüm ilegal partilerde Türkiye'ye gelerek legal alanda kendi demokratik iradeleri ile kendileriini siyasal alanda temsil etme imkanlarına sahip olacaktır.
7-Bu 35 yıllık süre zarfında ne ekmişseniz silahsız olarak onu biçmiş olacaksınız.Bu halk belki sizleri Cumhurbaşkanı yapar belki de sizlere hiç bir görev vermez. Bu taleplerin hayata geçmesi doğrultusunda kararlı adımlar atıldığında barış savunucuları olarak bizlerde her nevi riski göze alarak, cesaretle barışın bu coğrafyada hayatta geçmesi için koşmaya devam edeceğiz.''Dedi

 

 

 

ARTUKLU HABER AJANSI-MARDİN

 


30° / 17.4°
  • BIST 100

    10676,70%-1,07
  • DOLAR

    32,20% -0,02
  • EURO

    34,93% 0,09
  • GRAM ALTIN

    2427,19% 0,37
  • Ç. ALTIN

    3910,49% 0,00